Yürek Yangını Portakal Kızım

Nebahat Hanim’in yillarca günes girmemis yüregi dua almanin güzelligini yasadi. Bu duygu isitti gönlündeki sogumuslugu. Kelimeler dua dua yükseldi. Diller dua kelimeleriyle sekillendi. Gözler ilik sevgi bakislariyla senlendi…
Kaçakçilik çetesinin kucagina düsen Nebahat Hanim’in anlatilmasi zor bir iskence döneminden sonra yapilan operasyonla sag olarak kurtulmasi ve ailesine kavusmasi, özlemin ne oldugunu, beklemenin ve beklenilmenin ne kadar zor oldugunu ortaya koyuyordu. Pismanliklari çogaldikça çogaldi ve artik dilinden de yansidi. En yakinlarina yaptiklarini düsündükçe insanligindan utandi. Yeni bir dönem basliyordu artik. Geç kalinmisligin telafi edilecegi yeni dönem, macera dolu yeni olaylarla birlikte geliyordu.
Sevdalara daldim hülyalarimda… Kibir vardi, bir duvar gibi durdu bunca yildir digerleri ile aramda. Âsik oldum yabanlara. Âsik oldum yâdlara. Âsik oldum dünyaliklara. Âsik oldum benligime, kibrime ve aklima… Askim zenginligeydi. Askim ölümsüzlüge. Unuttum Karun’u ve sonunu. Firavun mu olmustum, bilemedim. Belki Firavun olmamistim ama firavunlastigim kesindi. Uzak durdum bütün güzelliklerden. Uzaklastim olmam gereken yerlerden…
Askini büyüttün içinde. Askinin kahramani seytan oldu.
Askini büyüttün içinde. Askinin hedefi dünya oldu.
Askini büyüttün içinde. Askinin yolu kötülük oldu.
Askini büyüttün içinde. Askinin meyvesi hirs oldu.
Askini büyüttün içinde. Askinin sonucu ates oldu.
Seni sen olmaktan çikardi, “ben” etti.
Benlikle sarmalayip yok etti seni.