Sıcak bir eve ve rahat bir yaşama alışkın olan Buck,
evin bahçıvan yamağı tarafından kuzeye altın aramaya giden insanlara satılınca kendisini hiç bilmediği bir hayatın orta yerinde buluverir.
Burada sürekli dayak yer, çoğu zaman aç uyur ve
bir kızak köpeği olarak satılıp durduğu hayatı boyunca
pek çok defa kavga etmek zorunda kalır.
Güneyin sıcağından ve konforundan
kuzeyin çetin şartlarına sürüklenen Buck,
önceleri neye uğradığını şaşırsa da vahşi hayata hızlı bir şekilde adapte olur.
Artık sözü geçsin istiyorsa savaşacak, karnı doysun istiyorsa çalacak,
yaşamaya devam etmek istiyorsa insanoğlunun
sözünü dinleyip çokça çalışacaktır.
Jack London Vahşetin Çağrısı’nda yaban hayatını,
evcil bir köpeğin yüzünü vahşi doğaya dönmek zorunda bırakılışını
ve verdiği yaşam mücadelesini anlatırken
bir yandan da okuyuculara açlığı, çaresizliği, sadakati ve sevgiyi
tekrar değerlendirme imkânını sunuyor.
Çevirmen
Aydın Ekim Savran
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli