13. yüzyılın başlarında tarih sahnesine çıkan Cengiz Han önderliğindeki Moğollar, yarım asır içerisinde dünyanın neredeyse yarıya yakınını işgal ettiler. Horasan, Maveraünnehir, İran, Irak, Azerbaycan, Kafkasya, Deşt-i Kıpçak, Doğu Avrupa ve Anadolu’nun tamamını istila etmiş, yaşadıkları yüzyılı tarihin gördüğü en kanlı ve acı dolu kabus dönemlerinden birine dönüştürmüşlerdi. Önlerine çıkan bütün orduları ezip geçerken kimse karşılarında duramıyordu. Haklarındaki efsaneler her tarafa yayılmış, kendileriyle ilgili söylentiler onları efsane haline getirmişti. Çağdaş müellif İbnü’l-Esir gibi birçok kimse, onların yaptıklarına şahit olmaktansa doğmamış olmayı diliyordu.
Moğol istilası, çağdaş kaynakların tanıklığına bakılırsa, yüzlerce yıl devam edecek derin bir tarihi kırılmaya neden olmuştu. Onlardan sonra dünya bir daha eskisi gibi olmamış, ne medeniyet ne de tarih alışageldiği şekilde akmaya devam etmişti.
Peki kimdi bu Moğollar?
Nasıl ortaya çıkmışlardı?
Cengiz Han iddia edildiği gibi Türk müydü?
Moğollar ile Türkler arasında nasıl bir ilişki vardı?
Beş asırlık bir mazisi olan Abbasi Halifeliği bir çırpıda nasıl yıkılmıştı?
Ya Selçuklular, onlar Moğollara karşı tedbir almamışlar mıydı?
Mevlana ve Şems-i Tebrizî gerçekten de Moğol işgaline destek mi vermişlerdi?
Tüm bu soruların cevapları ve daha fazlası Selçuklu Tarihi alanında yaptığı çalışmalarla bilinen Mustafa Alican’ın Tarihin Kara Yazısı Moğollar kitabında…
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli