Kuklaların Yaşamında

Collodi'nin Pinokyo’su ile Asimov’un robot öykülerinden esinlenen Kuklaların Yaşamında son zamanların en dikkat çeken bilimkurgu romanlarından biri. Bir ağaç korusunun dalları arasına inşa edilmiş tuhaf, küçük bir evde üç robot yaşardı – babacan mucit android Giovanni Lawson, sadist bir makine hemşire ve sevgiye muhtaç küçük bir robot süpürge. Bir insan olan Victor Lawson da orada yaşamaktaydı. Güzel, kendi hâlinde bir aileydiler. “HAP” etiketli yabancı bir androidi kurtarıp eve getirdiği ve onardığı gün, Hap ve Gio’nun geçmişindeki karanlık bir detayı öğrenir: İnsan avladıklarını. Hap istemeden de olsa Gio'nun eski karanlık yaşamındaki robotlara yerlerini açık edince, aile artık saklı ve güvende değildir. Gio yakalanır ve Elektrikli Düşler Şehri'ndeki eski laboratuvarına geri götürülür. Vic'in bir araya getirdiği ailesinin geri kalanı, Gio'yu hizmet dışı bırakılmaktan ya da daha kötüsü yeniden programlanmaktan kurtarmak için acımasız bir ülkede tehlikeli bir yolculuğa çıkmak zorunda kalacaktır.