Usta kalem Senai Demirci, olgunluk dönemi eserleriyle Muhit Kitap’taki yerini aldı. Demirci’nin yayınlanan ilk kitabı Küçük Sevdalar Koleksiyonu ismini taşıyor.
Kitap, insanın parçadan bütüne olan yolculuğunu anlatıyor.
Eski resimlerin yüzünde derin bir yara izi görüyorum. Orada gördüklerimin çoktan geçip gittiğini biliyorum çünkü. O çocuk çoktan ihtiyarladı. Oradaki anne göçeli çok oldu.
Ben bir arka kapak yazısıyım. Arkasında durduğum kitaba dair bir şeyler fısıldamak için buradayım. “Dur, bi’ dakika, beni rafa geri gönderme! Avucunda kalayım, gözüne gireyim, sesin olayım, harflerim çarpsın kulağına, düşüncelerinde okunayım, sayfalarım hışırdasın artık, adım heyecanla söylensin odalarda…” demek üzereyim sana.
Arka kapak yazısı olmak ayrıcalıktır. Çünkü yazarımız biz arka kapak yazılarını daha bir keyifle yazar. Çünkü bitmiştir kitabı. Romanındaki karakterleri yerli yerine oturtmuş, her birine kendi dertlerinden birini yüklemiş, biraz hafiflemiştir. Şiirinin sancısını yeterince çekmiş, heyecanlarını sözcüklerin avuçlarına beyaz kelebekler gibi bırakmıştır.
Evet, hâlâ benimleysen, ben bir arka kapak yazısıyım. Yazarımın en keyifli yazısı. “Kelimelerin ardı sıra kelebeklerin ardınca koştuğum gibi koştum” diyen bir yazar benimkisi. Şimdi beni yazarken fark etti ki, bu kitabın içinde bir “arka kapak yazısı” başlığı yok. Arka kapak yazıları da yazarımızın “küçük sevdalar”ından biridir. “Koleksiyon”da yerimi alamadım ama burada, arka kapakta yer bulabildim kendime. Yazarımı yormak istemedim. “Zahmet etme!” dedim, “yerimden memnunum.”
Peki sen memnun musun arka kapak yazısı olduğunu itiraf eden bir arka kapak yazısının karşısında olmaktan?
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli