"Savcı Bey ile Osman Bey vuruldu."
Bunu duyan Turgut ve Aykut Alp başta olmak üzere gaziler adeta çıldırmıştı sanki. Dağ olup yıkarcasına alpler Savcı ve Osman Bey'in yanında bitmişlerdi.
Kesilen kollar, eller, dirhem dirhem düşmeye başladı. Pusat sesleri kulaklarda çınlıyor, inlemeler İkizce'yi yıkıyordu. Dağ taş o gün güneşe karşı tekbir getiriyordu.
At kişnemeleri şehâdet getiren alplerin ve çığlık atan Bizans şövalyelerinin seslerine gark oluyordu.
Osman Bey, ağasına ilk bakışında kan kustuğunu gördüğünde şehit olduğunu anladı.
Hemen ağası Savcı'nın cansız bedeninin yanında aldı soluğu. Yavaşça başını kucağına aldı. Aman yarabbi, yanıyordu yüreği, yanmak ne kelime kızgın yağlarda kavruluyordu sanki.
Osman Gazi nasıl devlet kurdu? Nereleri fethetti?
Amcası Dündar'ı neden öldürdü?
Kızı Bâlâ Hâtûnu vermeyen Şeyh Edebâlinin fikri neden değişti?
Bilecik tekfurunun tuzağını Harmankaya tekfuru Köse Mihal neden bozdu?
Sultan Alaaddin'in casusları Pavlov, Yehor kim? Kaç tane casusu var?
Ertuğrul Gâzi'nin 41 Yasin okunan nakkaşlı ok uçlarının sum nedir?
Kayılar Selçuklunun derin devletine mi sızdı?
Sultan Alaaddin'in bile hizmetinde olduğu Beylerbaşı kim?
Bir devlet doğuyor, yazarın ATAM OSMAN GAZİ anısına diye başladığı bu romanda tüm soruların cevaplarını bulacaksınız. Var olan kaynaklardan kurgulanmış post modern bir roman.
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli