İrikıyım et kafalardan da değilim; mesleğim dâhil herhangi bir konuda uzman sayılmam ama memleket geneline göre, en azından kendi yaş grubuma göre, çok kitap okuduğumu söyleyebilirim. Tabii, çok okumanın yanında ne okuduğun ve okuduğundan ne anladığın da önemli.
Vedat Kurdel.
Özel dedektif.
Kendi deyişiyle “manda gibi” bir adam. Vicdan hariç, zekâdan yakışıklılığa, akla gelecek her konuda vasatın taş çatlasa bir tık üstü. Kimi yerde vurdumduymaz, kimi yerde papatya kadar beyaz ve ince. Sen, ben, o, hepimiz gibi biri kısacası.
Bir farkı, belki biraz kısmetli olması.
Kısmeti, şekilden alamadığı nasibi zekâdan almış, ufacık tefecik, Karamürsel sepeti zannedeni fena yanıltan ortağı Tevfik Dağdelen yahut adını söylemekle uğraşmak istemeyen herkesin deyişiyle Tefo.
Bir de şey var: Vedat, acemi bir yazar ve feci geveze.
Katilin Şeyi, Vedat ile Tefo’nun suçla, suça dair anca kulaktan dolma bilgilerle, acemice, yumruk yumruğa, zekâ zekâya kapışmalarının başlangıcı. Bir seri katil hikâyesi… mi?
Hem öyle, hem değil.
...dolunay konusunda en ilgimi çeken şey, tam da bana yakışacak şekilde, kurt adam hikâyeleriyle Heybeli'de her gece mehtaba çıkılmasını anlatan şarkıdır, o kadar.
Algan Sezgintüredi, bu ilk polisiye romanında iki sevimli arkadaşın heyecanlı maceralarını kahramanı Vedat’ın ağzından aktarırken mizah öğesine de yer vermiş. Ama polisiyelerin izin verdiği miktarda. “Katilin Şeyi”, daha ilk sayfalarından başlayarak merak duygusunu sürekli tutan ve temposunu düşürmeyen bir roman. –Ömer Türkeş
Yazar Adı
Algan Sezgintüredi
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli