Denizin Hikayesi

Iz birakmadan kaybolabilecegim tek yer deniz. Beni her seferinde aldigi yere birakan hayati da pesimden sürükleyip masmavi olmak istiyorum. Dogmamis sayilamayacak kadar kibirliyim. Hiç olamayacak kadar var, var olamayacak kadar kirginim. Içimde bir yerlerde ikinci bir beden var. Onun sürekli yanilmasindan, âsik olup dagilmasindan çok sikildim. Yorgunum…Hatalarini benim kadar seven birini görmek umuduyla ufuk çizgisine bakiyorum. Bir gün mutlaka bir firtinanin ortasinda kavusacagiz. Ama önce bir ayna lazim bana. Karanlik gecelerde sularina ay düsmüs deniz kadar parlak ve dürüst bir ayna. Kendimle tanismaliyim, kendimle bulusmaliyim…Yalniz yürümek, sokakta sadece kendi ayak sesini duymak, sofrada yalniz olmak, yalniz uyumak, bir çocugu yalniz büyütmek… Her kadindan bir parça ask, çokça kirginlik ve o anlasilmaz sabri almis ama yalnizligin getirdigi her seyden korkacak kadar tek basina bir kadin Mahur. Dünya üzerinde kapladigi alani degil, hayata kattiklarini dert eden kadinlardan. Âsik olabilen, anne olabilen, üretebilen, bilen, soran, karsi koyabilen, çokça hata yapabilen bir kadin.Âsik oldugunda yapabildigi her seyi unutacak kadar kaybolan bir kadinin hikayesi…