“Diğer taraftan deniz kendilerini ona emanet etmiş, onunla yaşamış, içli dışlı olmuş insanları kendine öyle bir bağlar ki ondan asla ayrılamazlar. Küçük bir limanda güçten düşüp işlerinden ayrılan yaşlı gemi kılavuzları gördüm. Ama teselli bulamıyorlardı, sefilce sürünüyor, akılları başlarından gidiyordu.”
Deniz kısmen bir popüler bilim kitabı, kısmen bir otobiyografi, kısmen bir gezi kitabı, kısmen bir tarih, kısmen de şiirsel betimlemeler içeren bir doğa güzellemesi. Denize dair her şeyi bulabilirsiniz içinde. Balinalar, ringa balıkları, yalıyarlar, plaj, gelgit, akıntılar, mercanlar, kabuklular, denizanaları, deniz kızları, rüzgârlar, okyanus keşifleri, kutuplar, fenerler, deniz hukuku, kâşifler, balıkçılık, sayfiye evi, daha neler neler. Tüm bunları şiirsel bir dille anlatır. Kitabı okurken bir deniz kenarına gidip kumlarda yürümeyi, bir yalıyardan dalgaları seyretmeyi ya da kendinizi okyanuslara vurmayı isteyeceksiniz.
Talat Kırış
YAZAR HAKKINDA
Jules Michelet, Fransız tarihçi ve yazar. 21 Ağustos 1798’de Paris’te doğdu. Paris’teki École Normale Supérieure’de eğitim gördü; burada tarihsel düşünceye olan ilgisi pekişti. Michelet Fransız Devrimi’nin etkisi altında büyüdü, devrimci fikirlerin etkisiyle şekillenen bir entelektüel ortamda yetişti. Modern tarihyazımının öncülerinden biri olarak kabul edilir. Michelet özellikle Fransa tarihine olan derin ilgisiyle ve Fransız Devrimi’ni inceleyen kapsamlı çalışmalarıyla bilinir. 19. yüzyılın en önemli tarihçilerinden biri olan Michelet, tarihsel olayları sadece olaylar zinciri olarak değil, aynı zamanda toplumsal, kültürel ve bireysel düzeyde de anlamaya çalışmıştır.
Michelet’nin en ünlü eseri, 1830’lar ve 1840’larda yazdığı “Fransa Tarihi”dir. Bu eserde, Fransız halkının tarihini anlatmaya çalışırken, tarihsel olayları bir halkın ortak kaderi ve ruhu olarak değerlendirmiştir. Michelet tarihsel olayların sadece üst düzey politik figürlerin eylemleriyle değil, halkın mücadelesi, duyguları ve idealleriyle de şekillendiğini vurgulamıştır.
Fransa tarihine olan derin ilgisi ve devrimci bakış açısıyla Michelet monarşiye karşı bir duruş sergileyip halkın özgürlüğünü savunmuştur. Bunun dışında “Kadınlar Tarihi” ve “İncil’in Tarihi” gibi önemli eserleri de vardır.
Michelet’nin en önemli katkılarından biri, tarihyazımında duygusal ve edebi bir dil kullanarak tarihsel olayları insanların kişisel deneyimleriyle ilişkilendirmesidir. O tarihin sadece bilimsel bir çalışma değil, aynı zamanda bir sanat formu olması gerektiğini savunmuştur.