Unutma Bahçesi

“Gelenlerin çogu karar âniyla ilgili buna benzer seyler anlatir. Dinlemek beni sarsardi eskiden. Hep bir çatlama, kopma sesiyle, ayrilma hisirtisiyla zihnimde beliren, dönmemek üzere giden insan imgesinin yerini, ansizin içimde uyanan bir sezgi sonrasinda, bir yirtinmayla dünyaya gelen insan görüntüsü aldi. Nasil dogduklarini animsayip bilmeden bunu anlattiklarini düsünmeye basladim. Ben artik böyle dinliyorum öykülerini. Ama söylemiyorum kimseye.“ Latife Tekin Unutma Bahçesi’nde, toplumdan ve sehir hayatinin rutin dayatmalarindan uzaklasmaya çalisan bir grup insanin umut yüklü hikâyesini anlatiyor. Erdem ve özgürlügün pesindeki kahramanlari Tebessüm, Seref, Olgun ve Cömert’in bir Ege kasabasinda bulusarak, kendilerine dogayla iç içe bir cennet bahçesi kurmalarinin izini sürüyor. Yazar, yeni bir yasam kurmak için yola çikan kahramanlari arasinda gezinip onlara söz verirken, okuru geçmis, kimlik, unutma, cennet ve cehennem gibi kavramlar üzerine düsünmeye davet ediyor. “Yeni bir dil olusturdugu Unutma Bahçesi’nde, ikircikli bir anlati kuruyor Latife Tekin. Ve romanlarinin göç güzergâhinin sürdügünü ima edercesine çarpici bir belirsizlikte karar kiliyor.“Jale Parla- (Tanitim Bülteninden)