Bu kitabı, Cumhuriyetimizin 100. yılında çocuklarımıza, torunlarımıza bırakacağımız mirasın,
atalarımızca nasıl özenle biriktirildiğinin bir ispatı olarak hazırladık. Onlara Cumhuriyet tarihimizdeki
hiçbir şeyin tesadüf olmadığını, olağanüstü bir stratejik akılla, zamanın ruhuna ve eldeki şartlara uygun
olarak tasarlandığını göstererek sahip olduklarının değerini bilmelerini istedik. Gerçek bir “yeniden
doğuş” sürecinin nasıl bir düşünsel ve eylemsel mücadelenin ürünü olduğunu görmelerini sağlamaya
uğraştık. Anlamsız hamasetin ve maksatlı eleştirinin yerine uygulamaların nedenlerini, hangi psikolojik
şartlarda ortaya çıktığını, neyi amaçladığını bulmayı hedefledik. Bunu yaparken de daha önce
izlenmemiş bir yoldan giderek politik psikoloji ile tarihi buluşturmaya, disiplinler arası bir yaklaşım
kurgulamaya çalıştık.
Hatırladıklarımız ve unuttuklarımızla bizi biz yapan bir geçmişe sahibiz. Kuşkusuz bugünden
bakıldığında geçmişimizin farklı safhalarını farklı gözlüklerden görebilme imkânımız var. Bu kitap ise
yaklaşık yüz yıl önce çok daha zor koşullarda başarılmış olanlara dair bir tür kolektif hatırlama ve
hatırlatma girişimidir. Çünkü bizler bir yas topluluğunun değil bir zafer toplumunun fertleriyiz. Geçmiş,
onu olumsuz hatırlamak isteyenler için çürütücü bir taş mezarlık; geleceği inşa etmek isteyenler içinse
güzel anılarla, selvi ağaçlarıyla, güllerle, karanfillerle dolu bir ebedi istirahat yeridir. Yılmadan,
usanmadan zaferimizi perçinlemeli, kurucu değerlerimizi sahiplenmeliyiz.
Sayfa Sayısı
karışıkçokrenkli