Bu kitaptaki yazıların büyük çoğunluğu, ele aldıkları metinlerdeki dili, daha çok da dilin kullanımını incelemekte, bu açıdan saptanan sorunları sergilemekte, değerlendirmektedir. Doğal olarak bu işlem, metinlerin sanatsal ya da düşünsel değerlerini ortaya çıkarma, belirleme çabasıyla karşılaştırıldığında, son derece teknik bir çalışmayı gerektirmektedir. Bunları bir teknik okuma olarak tanımlamamızın nedeni budur.
Kendimizi bildik bileli, okuma, birincil iş ve uğraşımız oldu. Yazıyı da okuma uğraşımızın doğal bir uzantısı, kaçınılmaz bir sonucu olarak gördük. Yazı bizim için yalnız bir katılım değil, aynı zamanda bir paylaşmadır. Paylaşma, gerektiğinde bir uyarı biçiminde de ortaya çıkabilir. Bu da, uyarıyı gerekli kılan durumun ayrımına varan bilinçli her okur için yalnız bir hak değil, aynı zamanda bir sorumluluktur.
Etkin bir eleştiri geleneğimiz yok. Okurumuz da, üzerine düşen görev konusunda bilinçsiz, bu nedenle de tepkisiz. Uyarı görevi yerine getirilmediği, bundan kaçınıldığı sürece, yanlışlıkların artacağı, olumsuzlukların çığ gibi büyüyeceği açıktır. Bugün, ne yazık ki, böyle bir durumla, daha doğrusu açmazla karşı karşıyayız.
Teknik Okumalar/Bağa Destursuz Girenler’i oluşturan bu yazıları yazmamızın ve kitaplaştırmamızın bir nedeni de bu konuda duyduğumuz sorumluluktur.
Sayfa Sayısı
karışıkçokrenkli