“Levin, gerilim romanlarının gerçek bir üstadı.” –Stephen King
“Ustaca ve Stepford’ın kadınları kadar kusursuz.” –Esquire
“HİÇ BOŞ DURMAZ STEPFORDLI KADINLAR. ÖMÜR BOYU ROBOT GİBİ ÇALIŞIRLAR.”
Ira Levin, Stepford Kadınları ve Rosemary’nin Bebeği gibi eserleriyle popüler kültürün haletiruhiyesini şekillendiren, eserlerinde gizem, korku, bilimkurgu gibi pek çok türün unsurlarını birleştiren bir yazar. Stepford Kadınları da normal denilenin gizlediği ürkütücülüğü ve kusursuz kadınlarıyla paranoyaya uzanan bir feminist gerilim romanı.
Connecticut’taki Stepford kasabası tüm varlıklı insanların, başarılı ve memnun kocaların, güzel ve saygılı eşlerin yaşadığı pastoral bir cennet köşesidir. Joanna Eberhart da bu kasabaya kocası ve iki çocuğuyla birlikte yeni taşınmıştır.
Başta her şey yolundadır. Stepford kusursuz bir kasabadır. Her şey gerçek olamayacak kadar iyidir. Ancak Joanna’nın canını sıkan bazı şeyler vardır. Her şey fazla kusursuz, herkes fazla mutlu, kadınlar fazla itaatkârdır. Stepford’ın karanlık kalbinin Erkekler Kulübü’nde attığından şüphelenmeye başlayan Joanna içinse hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
Stepford’ın kusursuzluğunun altında yatan gerçekler açığa çıkacak mıdır? Peki ya Joanna, Stepford tarafından yutulmaktan kendini kurtarabilecek midir?
Stepford Kadınları, erkek egemen toplumun kayan maskesi.
Peter Straub’un sonsözüyle
Sayfa Sayısı
karışıkçokrenkli