Nil'in Kızı

“Dünyanin en büyük çölünün hâkimi, ona kollarini açmis gibiydi. Onu sadik bir âsik gibi bekliyordu... Inancini hiçbir süphenin sarsamayacagini düsündü: Nil’in kiziydi o.”
1800’ler, Ortadogu...
Koca Imparatorluk günden güne güçten düserken, bir yanda Avrupa devletleri “Osmanli pastasi”ndan pay almanin yollarini aramakta, bir yanda da Misir eyaletinin Valisi Kavalali Mehmed Ali Pasa, bagimsizlik planlari yapmaktadir.
Ancak Vali hazretlerinin, gelecegin Misir’i için baska hayalleri de var. Zaman içinde, sadece Ortadogu’nun degil dünyanin da kaderini etkileyecek bir tasariyi hayata geçirmenin yollarini ariyor: Hint Okyanusu ile Akdeniz’i birbirine baglayacak bir kanal mesela...
Cüretkâr Vali’nin bu yolda en büyük destekçileri Fransiz diplomat Ferdinand de Lesseps, ama ondan önce danismani Ricardo ile onun fedakâr esi Sehrazad’dir. Tarih, bir dönemece dogru hizla akarken ailenin diger fertleri de sürüklenir. Ogullari Josef, Süveys Kanali projesinde önemli bir rol üstlenir; asi yaradilisli, güzeller güzeli kizlari Giovanna içinse kaderin baska türlü planlari vardir...
Siyasal çekismeler, iktidar hirsi, tutkular, hayaller, dostluklar ve ayni yürekte yan yana gelebilen ask ve nefret... Gilbert Sinoué’nin epik eseri Nil’in Kizi’nda tarihsel gerçekler ile kurmaca ustaca, incelikle harmanlanmis.
Tipki sularinin yükselmesiyle çölün kumlarini da, çorak topraklari da içine alan, zamanin seyrinde renkten renge giren yasamin incisi, kadim Nil Nehri gibi...