Nazım'ın Sanatı, Sanatçıların Nazım'ı

Yapi Kredi Kültür Sanat Yayincilik ve Kadiköy Belediyesi Caddebostan Kültür Merkezi Sanat Galerisi isbirligi ile düzenlenen Nâzim 111 yasinda - Nâzim'in Sanati, Sanatçilarin Nâzim'i Sergisi'nde Nâzim Hikmet'in sanatçi kisiligi ve eserleri ile sanatçilarin Nâzim'a bakisi irdeleniyor. Sergide ayrica hepimizin gönlünde siirleriyle taht kurmus olan büyük sair Nâzim Hikmet'in az bilinen ressam yönüne ve sanat dünyasinda siirleriyle oldugu kadar, resimleriyle de yeri olduguna vurgu yapiliyor. Sergide Ibrahim Balaban, Ömer Uluç, Mehmet Güleryüz, Tankut Öktem, Mehmet Aksoy Yalçin Karayagiz ve Memet Güreli'nin de aralarinda bulundugu 36 sanatçinin resim ve heykelleri bulunuyor. Sergiyle ayni adi tasiyan ve Yapi Kredi Yayinlari tarafindan hazirlanan sergi katalogunda yazisi bulunan Turgay Fisekçi, Nâzim Hikmet'in resim sanatina yakinliginin kökeninde annesi Celile Hanim'i izleyerek büyümüs olmasinin yattigini belirtiyor. Nâzim Hikmet'in bir resim konusu olarak baska ressamlarca tuvallere aktarilmasi ise, ilkin annesi Celile Hanim'in çalismalariyla baslar. Celile Hanim, oglu Nâzim Hikmet'in epeyce portresini yapmistir. 1930'lar Nâzim Hikmet'in siirleri ve tartismalariyla ülke gündeminin bas siralarinda oldugu yillardir. Basin ve sanat dünyasinda çok sevilmekte, fotograflari, karikatürleri yayimlanmakta, ressam arkadaslari tarafindan resimleri yapilmaktadir. Nâzim Hikmet'i tuvallerinde en çok konu edinen ressamlardan biri Ibrahim Balaban'dir. Nâzim ile Balaban Bursa cezaevinde tanisirlar. Balaban, adam öldürmekten hükümlü, yirmi yasinda, üç yillik ilkokul mezunu bir köylüdür. Nâzim'in resim yapmasini izleyerek resme ilgi duymus, yine Nâzim'in yetenegini anlamasi ve özendirmesiyle ressam olmustur. Günümüze dek araliksiz sürdürdügü ressamligi boyunca, çok sayida Nâzim portresi yaninda, temalarini Nâzim siirlerinden alan tablolar da yapmistir.Nâzim Hikmet'i kisisel olarak tanimamis ama yapitlarindan ve kisiliginden etkilenerek tuvallerinde yansitan Ömer Uluç, Sezai Özdemir, Irfan Önürmen, Irfan Okan ve Caner Karavit gibi ressamlar, Nâzim Hikmet'in hapislik, sürgün gibi hayatinin trajik yanlarini konu edinip yapitlarina tasimislar. Günümüzün büyük heykel sanatçisi Mehmet Aksoy'un Nâzim Hikmet'i konu edindigi heykelleri de bu sergide bulunan eserler arasinda yer aliyor. Nâzim'in esinlendirici gücü, yalnizca kendi ülkesinin insanlari ya da uzun yillar yasadigi Sovyetler Birligi'yle sinirli kalmadi. Japonya'dan Afrika'ya, Küba'dan Arjantin'e, güçlü bir vericinin sinyalleri gibi tüm yeryüzüne dagildi.