“Ne zaman söylediğim şeylerin birilerini rahatsız etmesinden endişelensem, aklıma o ressamın yüzü geliyor. ‘Rahatsız
etmek benim görevim,’ diyorum kendime. Platon’un Sokrates’in Savunması’nda dediği gibi: ‘Ben Tanrı tarafından bu
devlete gönderilmiş bir at sineğiyim ve bu devlet koca cüssesi nedeniyle yavaş hareket eden, canlanması gereken bir
attır. Ben de Tanrı’nın bu devlete musallat ettiği bir at sineği gibi bütün gün her yerde sizi uyandırıyorum, hareketlen diriyorum, azarlıyorum ve ikna ediyorum. Ve eğer Tanrı sizi düşünerek bir at sineği daha göndermezse, hayatınızın geri
kalanını uyuyarak geçirirsiniz.’
Sokrates gibi, o ressam gibi ve bu dünyaya musallat olan daha nicesi gibi ben de bu toplum için bir at sineği olmayı
kendime görev edindim. Kıçınızın dibinden ayrılmadan vızıldayacağım, sizi rahatsız edeceğim ama sonuçta zihninizde ki bazı kalıplaşmış fikirlere çomak soktuğum için düşünmek zorunda kalacaksınız. Ve birileri –kendilerini bu zahmete
soktuğum için bana müthiş bir öfke duysalar da– değişecek...”
Merdiven Altı Terapi, kendi varlığını küçülte küçülte, Kafka’nın Dönüşüm hikâyesindeki gibi, bir sabah bunaltıcı düş lerden uyandığında kendisini devasa bir ütü masasına dönüşmüş olarak bulan bir kadının, Orta Doğu’ya inat, hayatı
yaşama ve anlamlandırma hikâyesi.
Yazar Adı
Deniz Dülgeroğlu
Sayfa Sayısı
karışıkçokrenkli