Kadın İkinci Cins III Bağımsızlığa Doğru

Simone de Beauvoir’in “Kadin“ (Le Deuxieme Sexe - Ikinci Cins) adli bu dev eseri Fransa’da ilk yayimlandigi zaman öylesine büyük bir ilgi gördü ki, iki yil içinde 97 kez basilarak bir rekor kirdi. Kitap büyük yankilar yapti. Bugüne kadar sürüp gelen “kadin anlayisi“ bu eserle birlikte birden altüst oldu. Yazarlar, aydinlar, okurlar birbirlerine girdiler. Tartismalar uzayip gitti. Böylece yazarin ve kitabin ünü de dünyanin her tarafina yayildi. Amerika’da ayni yil içinde dört baski birden yaparken, hizla çevrildigi dünyanin belli basli bütün dillerinde de tekrar tekrar basiliyordu. Türkçede de yayimladigimiz ciltlerin kisa sürede tükenip yeni baskilar yapmasi kitaba gösterilen bu ilginin dünya çapinda oldugunu belirtmeye yeter. Bütün yazarlarin “her kadin ve erkegin muhakkak okumasi gereken kitap“ dedigi bu büyük eseri tam metin halinde üç cilt olarak yayimliyoruz: 1. Genç Kizlik Çagi, 2. Evlilik Çagi, 3. Bagimsizliga Dogru adini alan bu kitaplar, hem bir bütün olarak hem de her biri belli bir konuya ayrildigi için, ayri ayri okunabilir.(Arka Kapak)-
Eski Yunan'dan bugüne, kadina yöneltilen suçlamalarin hepsinde neden bunca ortak nokta bulundugunu anlamak kolaydir; kadinin içinde bulundugu durum, birtakim yüzeysel degisikliklere ragmen, hep ayni kalmistir ve kadinin 'kisiligi' dedigimiz seyi olusturan da iste bu durumdur: kadin 'dünya kurulali beri içinde tasidigi niteliklerin, içkinligin kurbanidir,' kadinin özünde yadsimacik vardir, kadin ihtiyatli ve eli sikidir, kadinda dogruluk ve titizlik kavrami yoktur. Kadin ahlak nedir bilmez, kadin en asagilik anlamda çikarcidir, kadin yalancidir, oyuncudur, hep kendisini düsünür... Bütün bu sözlerde dogru bir yan vardir. Yalniz bütün bu davranislar kadinin hormonlarindan gelmedigi gibi, beyin hücrelerine dogustan da kazinmis degildir: bunlarin hepsi, birer kalip halinde, içinde bulundugu durum tarafindan yaratilmistir. Iste bu açidan, biresimci bir gözle kadinin durumunu gözden geçirecegiz simdi; bu bizi birtakim tekrarlara zorlayacak, ama ayni zamanda, iktisadi, toplumsal ve tarihsel kosullar içinde, 'kadinin ölümsüz yanini' yakalamamiza izin verecek.