“ Şimdilik bir Dîvançe diyebileceğimiz, gelecek yıllarda inşallah bir Dîvan oluşturacak İlk
Defter'de, lise son sınıf öğrencisi genç bir şâirin aruz vezni ile gazel, rubâî ve mesnevî nazım
şekilleriyle, hâsılı "eski şiirin rüzgârı" ve "hava"sıyla söylediği, yazdığı şiirler Nihad Sâmi Banarlı
Hocayı rahmetle anmama vesile oldu. Onun ‘Türk edebiyâtı, tam 900 yıl, Türkçenin notası olmuş
ve dilimize büyük âhenk kazandırmış bir vezin olan aruzu itmemelidir. Bu vezinle şiir
söyleyenlerin mısrâlarındaki ses ve mânâ kaynaşmasından doğan söz güzelliklerini fark etmeye
mecbûruz. Bu dikkat size Türkçenin sesini ve dehâsını duyuracaktır.’ sözlerini burada
zikretmeyi bir vazife bildim.
Müştekî'nin şi'rini gördükde erbâb-ı edeb
Şi'r-i Rûm'un Hâfız-ı müstakbeli derler bana
Hem "mânâ" hem de "şekil" bakımından başarılı bulduğum İlk Defter'in şâirinin bu fahriyesine
İnşallah!.. demeyi tercih ediyorum.”
Prof. Dr. Mustafa Tahralı
Sayfa Sayısı
karışıkçokrenkli