İktidarın Gözü

Iktidarin Gözü, Foucault'nun Seçme Yazilar dizisinde daha önce yayimlanmis olan Entelektüelin Siyasi Islevi, Özne ve Iktidar ve Büyük Kapatilma ile tamamlayici bir bütünlük olusturuyor. Bu ilk üç cilt iktidar iliskilerinin modern Bati toplumlarinda kullandigi öznelestirme teknikleri ile bu tekniklerin uygulanmasini mümkün kilan kurum ve pratikleri çözümlemek için Foucault tarafindan gelistirilen modele dair ayrintili metinler içeriyor ve direnis, bilgi, entelektüel gibi bazi temel kavramlarin bu model çerçevesinde yüklendigi yeni anlamlari tartisiyordu.Iktidarin Gözü ise özellikle iktidarin öznelestirme tekniklerinin analizlerinde öne çikan öznel deneyim biçimleri ve onlara tekabül eden akil hastaligi, suça egilimlilik ve cinsellik gibi kimlikleri; bu deneyim ve kimliklerin kurulmasini belirleyen tip, psikiyatri, sosyoloji, kriminoloji gibi bilgi biçimleri ile psikanaliz, müsahede, tecrit, islah, tedavi, cezalandirma gibi pratikleri ve nihayet hastane, akil hastanesi, hapishane gibi bu pratiklerle karsilikli bir belirlenim iliskisi içinde olan kapatma kurumlarini konu aliyor. Foucault'nun siyasi etkinliklerinin yogunlastigi 1975 sonrasi yillarda verilmis konferans ve söylesileri kapsayan bu kitap, sadece Foucault'cu bir bakis açisindan hareketle gelistirilebilecek direnis mekanizmalarini degil ayni zamanda bu bakis açisinin diger iktidar elestirileri ve direnis modelleri ile benzerlik ya da farkliliklarini da tartisan ve özellikle Foucault'nun kimlik politikalariyla ilgili tutumunu belirginlestiren bir bütün. 'Öz kimlik'ler arayan, bu kimlikleri insan davranisinin yasasi haline getirmeyi anlamina gelebilecegine dikkat çeken Foucault, yeni bir etigin nerede temellendirilebilecegini tartisirken muhalif bir öznelligin zorunlu olarak kimlik ve onun getirdigi aynilastirici aidiyet iliskileri üzerinden degil farklilasma, yaratma ve yenilik üzerinden tesis edilebilecegini söylüyor.Kelimeler ve Seyler'in kapanis cümlelerinde 'insan'in sahildeki kumlara çizilmis bir suret gibi silinip gidecegini öngörerek büyük tartismalara neden olan Foucault, burada da özcülükten arindirilmis bir varolus biçiminin siyasi kosullarina isaret ediyor.Bugün bütün gücüyle önemini koruyan bu tartismalara vazgeçilmez bir katki Iktidarin Gözü.