Oya Baydar ve Melek Ulagay... Dünyanin ve Türkiye’nin, 1940’lardan günümüze uzanan macerasina taniklik etmis, taniklikla kalmayip olaylarin içinde yasamis iki kadin. Gençligi, umudu, devrimci mücadeleyi, sol örgütleri, hapishaneleri, iskenceleri, sevdiklerini yitirmenin acisini, mülteciligi, sürgünü, eve dönüsleri, Istanbul’dan Filistin kamplarina, Güneydogu’dan Avrupa kentlerine savrulan yasamlarini anlatiyorlar. 27 Mayis’a, 68 olaylarina, solun yükselisine, 1 Mayis’lara, 12 Mart ve 12 Eylül darbelerine, katliamlara, Kürt hareketinin baslangiç günlerine, kontrgerillaya, Ortadogu’da Amerika ve Israil’in Filistin halkini yok etme planlarina, Dogu Bloku’ndaki yasama, Berlin Duvari’nin yikilisina, sosyalist sistemin çöküsüne, yakin tarihin daha nice olayina taniklik etmisler.Günümüz Türkiyesi’nde ve dünyada adlari bilinen, bugün hâlâ önemli konumlarda, siyaset sahnesinde ya da yasamin türlü alanlarinda karar noktalarinda olan pek çok insani yakindan tanimislar. Dostlugu, yoldasligi, sevgiyi, aski, örgüt ve parti içi sorunlari yogun duygularla yasamislar. Ve simdi kendileriyle, geçmisle, tarihle hesaplasarak o günleri anlatirken, gelecege sesleniyorlar.“Tarihi sadece erkekler yazmamali, tarih erkeklerin insandan çok siyasete odakli resm tarihi olmamali. Bizimki bir baslangiç, geçmisi yansittigimiz ayna da bizim kendi aynamiz. Umariz devami gelir, baskalari da kendi aynalarini tutarlar tarihimize,” diyor Melek Ulagay ve Oya Baydar. “Bunca insan geçti hayatimizdan, aci tatli bunca olay, anlatilanlar ve anlatilamayanlar, hatirlananlar hatirlanmayanlar, unuttuklarimiz, unutmak isteyip de unutamadiklarimiz ya da unutmaktan korktuklarimiz. Bizimki; farkli duygular, farkli dürtülerle, farkli ortamlarda ama ayni amaca dogru, paralel çizgiler gibi kesismeden akip geçen iki yasam; iki kadin hikâyesi iste...”
Sayfa Sayısı
karışıkçokrenkli