Bilgi, her şeyden önce onunla uğraşanın meselesidir. Bilgi, kendimizi bulmanın ve varlığımızı keşfetmenin yoludur. Bilgi nesnel bir
fenomen olmaktan daha fazlasıdır. O da bizim onunla kurduğumuz anlam-amaç açısından taşıdığı önemdir. Bu açıdan bilgi, hakikati
öğrenme serüveninde insanın olgunlaşarak üstün bir kavrayış kudretine kavuşmasıdır.
Bilgi; insanı, toplumu ve varlığı bilmenin bir yoludur. Bilgi sosyolojisi, bilmenin ortaklaşa yaşam pratiğinin doğasına odaklanır. Bilginin
toplumsallığı üzerinde düşünür ve bu bağlamda çeşitli yaklaşımlar geliştirir. Pozitivizm, hermenötik, post-modernite, paradigma,
ümran gibi teorilerin bilginin kolektif varlığına ve sosyolojik doğasına ilişkin önemli görüşler ortaya koyar. Weber, Comte, Durkheim,
Mannheim, Gadamer, Foucault, Lyotard, Kuhn, İbn Haldun, Farabi gibi düşünürlerin çalışmalarından yararlanır.
Bilgi Sosyolojisi kitabı, bir bütünlük içinde bilginin toplumsal varlığını çeşitli akımlar, perspektifler ve kavramlarla analiz etmektedir.
Bilginin tarih içindeki ana dönüşümlerine, modernleşme ile yaşadığı değişimi, post-modernlikle farklılaşmalarına ve ideoloji ile olan
bağlantılarını ele almaktadır. Böylece sosyolojik perspektife dayalı olarak bilginin oluşumu, dönüşümü ve toplumsal ilişkilerle
etkileşimi araştırılmaktadır. Bilgiyi farklı boyutlarıyla anlama ve kavrama imkânı sunmaktadır.
Sayfa Sayısı
karışıkçokrenkli