Al-i Imran Sûresi’nin 59. âyetinde, Isa aleyhisselamin dogumu ile Hazreti Âdem’in yaradilisi arasinda, siki bir bag ve kuvvetli bir benzerlik kurdurulmustur:
Daha önceki dönemlerde,
Yahudiler, kutsal kitaplari olan Tevrat’i tahrif edip bozdular.
Peygamberlerini öldürecek derecede zorbalik yaptilar.
Hz. Isa, Peygamber olarak seçildigi, dogumundaki olaganüstülükle basindan beri belliydi.
O da Israil-ogullarina hakikati bildirmeye çok erkenden basladi.
Çagrisina kulak verenler oldugu kadar,
Ne yazik ki kulak tikayanlar da oldu.
Ve yine yazik ki ona inananlarin sayisi;
Inanmayanlarin yaninda çok az kaldi…
Sabikalari hayli kabarik olan Israil-ogullari,
Isa Peygamber’i yalanlayip ona siddetle karsi çiktilar.
Daha önceki dönemlerde gelen diger elçilere yaptiklari gibi,
Ondan da sira disi özellikler göstermesini dilediler…
Bunun üzerine Isa aleyhisselam, kavmini imana getirmek için,
Gece-gündüz Rabbi’ne yalvardi, yakardi.
Israil-ogullari geçmiste diger kutsal elçilerine yaptiklari gibi…
Hazreti Isa’ya ve onun davetine uyanlara türlü türlü kötülükler yaptilar…
Alay etmelerinden tutun da asagilamalara varincaya dek,
Küfürlesmelerinden sayin da siddet ve saldirilara uzanincaya kadar,
Bir dizi asi ve zorba davranis sergilediler.
Gözü dönmüs inkârcilar bunlarla da yetinmediler…
Sonunda yöneticilerden kutsal elçilerinin öldürülmesini istediler.
Ancak Allah, onlarin hain ve sinsi planlarini biliyordu elbet.
Bu planlarini etkisiz hâle getirerek,
Hazreti Isa yerine ona çok benzeyen birini yakalayip astilar.
Sayfa Sayısı
karışıkçokrenkli