Düşünce Özgürlüğü ve Hoşgörü

Siyaset bilimci, felsefeci, tarihçi ve Avrupa uzmani Gérard Duprat bu son kitabini, ilk kez Türkiye’de yayinlanmak üzere 2012’de tamamladi. Düsünür “Avrupa’yi Avrupa yapan nedir?” diye soruyor ve okurunu bir “bellek” sorunuyla karsilastiriyor. Avrupa’nin su ya da bu tarihinin, kültürünün, herhangi bir etnik ve dinsel kökeninin, “özgürlük projesi” olarak ulus ötesi bir Avrupa’yi olusturamayacagini söylüyor. Böyle “kökensiz” bir Avrupali olarak da her türlü “yabancilik” siyasetini reddediyor. Avrupa’nin yakin geçmisindeki bir dehseti Heidegger’e gönderme yaparak sergiliyor ve “yabanci” düsmanliginin bu projeye karsi ayni bayagilikla hortlayabilecegini sezdiriyor. Avrupa’yi bir özgürlüge yürümekten alikoyabilecek krizin kapitalist sistemin kaçinilmaz ürünü oldugunu yineliyor. Salt ekonomik yararlari olacagi düsüncesiyle, bu projeye iliskin hiçbir içsellestirme yasamadan, hiçbir zihinsel ve yapisal degisiklikten geçme (iyi)niyeti tasimadan, etnik, dinsel ve ulusal taleplerle orada varolabilme hevesinin sigligini gösteriyor. Avrupa projesine, salt bazi özgürlük standartlarina zorladigi için önem verenlerin iyi niyetli ama kisir çözümlerini de çökertiyor.