İnsan hayatında hapishanenin ve hapishane şiirlerinin ayrı yeri vardır.
Kendisi hapiste; kan ve gönül bağları olanlar dışarıda...
Mahpus dört duvar arasında çile doldurur, gün sayar. Dışarıdakilerin de, hayatta mahpusla mana buluyorsa, çilesi ondan farklı değildir. Hasret iki tarafın da damarlarındaki kanı kaynatır. Gönül tellerini sızlatır. Hülyalarını enginlere açar.
Mahpus, umut taşır.
Mahpus, umudunu şiire döker, türküye döker, saza döker...
Şiirin mısralarında, türkünün nakaratında, sazın tellerinde hapishane vardır, mahpus vardır, dam vardır, mahkûm vardır, dava vardır, mahkeme vardır
Kimi şahsî hesaptan girmiştir, kimi memleket sevdasından...
Lutfü Kireçci, bir memleket sevdalısıdır., Ülke bütünlüğü için canını ortayla koymuştur.
Ülkemizde vatan sevgisi nin bir bedeli vardır Bu bedel çok ağır ödetilir.
Ağır bedel ödemenin yürek sızısı hiçbir şeyle ölçülmez.
Yürek sızını, hasretini, aşkını mısralara dökmüştür.
Elinizdeki kitap, hapishaneden dünyaya bakıştır; güneşin, denizin, toprağın, taşın, dağların, ovaların, ırmakların hasretidir.
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli